TÜRKİYE'nin en önemli rafting merkezi Köprüçay'da 4 Haziran'dan bu yana devam eden şüpheli balık ölümleriyle ilgili inşası süren HES'i suçlayan çevreciler, balıklar adına mektup yazarak nehre bıraktı.

A Platformu üyeleri, Antalya'nın Manavgat ve Serik ilçeleri sınırındaki Köprüçay'da 4 Haziran'dan itibaren devam eden balık ölümleri ve nehir üzerinde inşa edilen bir baraj ile inşası devam eden 3 HES projesine tepki amaçlı bölgede eylem yaptı. A Platformu üyeleri, Köprülü Kanyon'da balıklar adına yazılan bir mektubu okuduktan sonra nehir suyuna bıraktı. Mektubu okuyan A Platformu Sözcüsü Hediye Gündüz, "Ölen balıklar bize mektup yazabilmiş olsaydı şöyle yazacaklardı. 'Güzel insanlar, bugün cenazemize geldiniz. Siz geldiğinizde biz çoktan cennetin kapısından girmiştik. Cennet bize yabancı değil, biz zaten dünyanın cennetinde yaşıyorduk, burası da tıpkı Köprüçayımıza benziyor. Bizi dünyamızdan ayırdılar, lütfen son kalan bireylerimize sahip çıkın. Sizden başka güveneceğimiz kimsemiz yok'" dedi.

 

BALIKLARDAN BAKANA MEKTUP

Hediye Gündüz, temsilen balıkların ağzından Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'na hitaben yazılan mektubu da okudu. Mektupta şöyle denildi:"Dinamitlediniz sularımızı, sesler, gürültüler. İnsafsızlıktı yaşadığımız yıllardır. Ama şimdi bizi tamamen yok ettiniz. Çimentoyla zehirlediniz. Ne bizi korudunuz, ne bizi tanıyan köylüleri, ne de bakanı olduğunuz vatanı. Hiç sevmediniz bizi. Balıkmış, dereymiş, ağaçmış hiç aldırmadınız. Siz hep onay verdiğiniz HES'ler gibiydiniz, betonlar, taşlar, asfaltlar, tozlu yollar, dinamitlenmiş kayalar ve suların hapsedildiği borular gibiydiniz. Soğuk, bıkkın ve ufuksuz biriydiniz. Bir gün siz de bu taraflara gelirseniz hiç karşılaşmayacağımızdan emin olabilirsiniz. Çünkü bizim derelerimizde, bizim cennetimizde size yer yok."

 

HES ALANINDA DA EYLEM

Nehre bırakılan mektubun ardından A Platformu üyeleri, HES inşaatının yapıldığı Değirmenözü Köyü'nde de inşaat alanında bir eylem daha gerçekleştirdi. 36.6 bin hektar alanda ve Türkiye'nin GEF 2 projesi kapsamında olduğu Köprülü Kanyon Milli Parkı'nın insanlığın ortak mirası olduğunu belirten Hediye Gündüz, "HES'ler her yönüyle doğanın katilidir. Bu katiller şimdi de balıkları öldürerek katliamlara başlamıştır. Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Mehmet Gökoğlu balık ölümlerinin, HES firmasının kullandığı çimentonun nehir suyunun PH değerini çok düşürmesi ve balıkların solungaç sistemlerini felç etmesinden kaynaklandığını açıklamıştır. Ölen yalnızca balıklar değil, insanlıktır. HES'lerinizdir, yanlış projelerinizdir. Türkiye'de özellikle Orman ve Su İşleri ile Çevre ve Şehircilik bakanlıkları, başlarını kuma gömmüş deve kuşu görünümündedir" dedi.

 

HER ŞEY HUKUKUKSUZ

Baraj ve HES projelerinin her şeyiyle hukuksuz başladığını ve HES'in şimdi de cellada dönüştüğünü dile getiren Gündüz, şöyle devam etti:"Yapılan çalışmalarda HES'ler bölgede hem halkı, hem coğrafi yapıyı, hem de hukuku tahrip etmektedir. Değirmenözü'nde HES proje inşaatı imar planı onaylanmadan başlanılmış, proje sonradan imar planına dahil edilmiştir. Savaş hali gibi iki defa acele kamulaştırma kararı çıkartılmıştır. Şirket köylüye 'Kamulaştırma olursa araziniz değersizleşir' diyerek baskı uygulamıştır. Açılan davalara aldırış edilmeden inşaat sürmektedir. Hafriyat Köprüçay nehri yatağına dökülerek yatağı daraltılmaktadır. Yüksek gerilim hattı evlere çok yakın. Dinamit patlatmaları köylülerin evini çatlatmaktadır. Köprülü Kanyon Milli Parkı'nda biyoçeşitliliğe zarar verebilecek baraj, HES vb. tesislerin yapımına izin verilmemesi hususları vurgulandığı halde HES yapılmaktadır. HES'ler bu milli parka gelen suları boruya hapsedecektir. Bu ekosisteme yapılacak en büyük kötülüktür."



Editör: Haber Merkezi