AKDENİZ Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi'nden Prof. Dr. Ata Nevzat Yalçın, Covid-19 pandemisinin birinci yılında tüm dünyada 116 milyon 500 bin olgu görüldüğünü, 2 milyon 589 bin vakanın kaybedildiğini, ülkemizde ise 2 milyon 800 bin olgu ile karşılaşıldığını ve yaklaşık 29 bin kişinin hayatını kaybettiğini söyledi.

AÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Covid-19 Virüs Salgını Danışma Kurulu üyesi Prof. Dr. Ata Nevzat Yalçın, 2019 yılı Aralık ayında ilk defa Çin'in Vuhan kentinde görülen Covid-19 pandemisinin bir yılını değerlendirdi. Dünyadaki tüm vakalardaki ölüm oranları kıyaslandığında her 100 vakada 2.2 civarında olan vaka ölüm oranının, ülkemizde ise yüzde 1'in altında olduğunu aktaran Prof. Dr. Yalçın, bu oranın genel kıyaslamaya bakıldığında sevindirici olduğunu söyledi.

'REHAVETE KAPILMAYALIM'

Prof. Dr. Ata Nevzat Yalçın, "Amerika kıtası vakaların en yoğun görüldüğü kıta, bunu Avrupa kıtası takip etti. Vakaların özellikle yaz aylarının sonundan başlayarak ekim ayı sonuna doğru ciddi yükselişe geçtiğini gördük. Kasım, aralık ve ocak aylarında tüm dünyada yüksek seyretti. Ocak ayı itibariyle genel olarak vakalarda azalma trendi mevcut. Biz de ülkemizde kış aylarının daha yoğun geçmesini bekliyorduk, fakat bizde de aynı şekilde devam etti. Ülkemizde maske, mesafe ve temizlik kurallarına nispeten uyulduğunu, bunun sonucunda ölüm oranlarının daha düşük seyrettiğini gördük. Rehavete kapılmadan bu önlemler devam ettirilirse en az hasarla çıkacağımızı tahmin ediyorum" diye konuştu.

SEYAHAT VE TAZİYE ZİYARETLERİ

Ülkemizde başlatılan aşı çalışmalarında da ilk doz aşının 7.5 milyon, ikinci dozun da 2.5 milyon kişiye uygulandığını aktaran Prof. Dr. Yalçın, "Bu çalışmaların biraz daha hızlandırılması durumunda bizim özellikle olgu bazında ve buna bağlı olarak ölüm oranlarında ciddi bir azalmayı göreceğimizi tahmin ediyoruz. Ülkemizdeki veriler, son bir hafta 15 günlük süreçte yüzde 10 oranında artışı gösteriyor. Bu ülkemizin belli bölgelerinde biraz daha yüksek. Tabi bunda insanların biraz daha seyahate başlaması, bunun yanında taziye ziyaretlerinin olması ve gerçekten alınan tedbirlere uyulmamasının yeri olduğunu düşünüyorum" dedi.

MUTASYON VİRÜSLER TEHDİT EDİYOR

Koronavirüslü yaşamın ne kadar sürebileceği konusundaki öngörülerini de paylaşan Prof. Dr. Yalçın, şöyle konuştu:"Bu hastalık mevsimsel grip gibi olmaktan çıktı. Aslında artık ortaya çıkan veriler yıl boyu görülebileceğine dair bir takım sonuçlar tespit edildi. O nedenle devam edecek muhtemelen, ne kadar süreceği konusunda şu an için bir şey söylemek zor. Virüsün mutasyon geliştirdiğini görüyoruz. Şu anda dünyada yaygın olarak İngiltere, Brezilya ve Güney Afrika'dan kaynaklanan mutant virüsler kısmen ülkemizi de tehdit etmeye başladı. Bu mutasyonlar bir şekilde virüsün etkinliğini kaybedebilmesiyle sonlanabileceği gibi daha sıkıntılı, aşıların dahi belki gelecekte başarısının düşük olacağı bir duruma da dönüşebilir. Biz muhtemelen önlemlerle birlikte aşılama oranını da yükselttiğimiz takdirde üstesinden gelebileceğimizi düşünüyorum."

ANTİKOR ORANI YAŞLILARDA DÜŞÜK, GENÇLERDE YÜKSEK

Aşılama yapılan kişilerdeki direnç oranlarıyla ilgili de bilgi veren Prof. Dr. Yalçın, "Ülkemizde yapılan faz çalışmalarında yüzde 90'ın üzerinde etkinlik görüldü. Aslında aşıların faz çalışması sonunda uygulamaya girdikten sonra da etkinliğinin yüzde 80'in üzerinde olduğu görülüyor. Genelde yüzde 50'nin üzerindeki etkinlik başarılı sayılabiliyor. Aşılamada elde edilen antikor oranları yaşlı bireylerde nispeten düşük, genç yetişkin bireylerde daha yüksek." dedi.

HASTA ORANI YÜZ BİNDE 78'DEN 82'YE ULAŞTI

Antalya ve Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde tedavi gören hastaların durumlarını da değerlendiren Prof. Dr. Yalçın, "Hastanemizde gördüğümüz olgular itibariyle şubat ayından itibaren hasta sayısında azalma gördük. Bununla ilgili servis azaltmasına da gittik. Bu azalma aynı şekilde devam ediyor ama belli bir hasta grubu da karşımızda var. Özellikle kronik hastalığı olan bireyler. Hasta oranına Antalya ölçeğinde bakarsak önceki hafta yüz binde 78 civarındaydı. Şu anda ise yüz binde 82'ye kadar ulaştı. Bu oranlarda gitmesini umuyoruz, bu oranların artması sıkıntı yaratacaktır. Önlemlerin ciddi şekilde sürdürülmesi halinde bu rakamların aşağı çekilebilmesi de pekala olanaklı" diye konuştu.

ÖLÜMCÜL VAKALAR GENELLİKLE OBEZİTE, TANSİYON VE AKCİĞER HASTALARI

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde koronavirüs nedeniyle tedavi gören hastaların yaş ve altta yatan hastalıklara göre oranlarının belirlenmesi konusunda bilgi veren Prof. Dr. Yalçın, şu ana kadar böyle bir istatistiki çalışmanın yapılamadığını, önümüzdeki dönemde yapılacağını belirtti. Prof. Dr. Yalçın, "Bundan sonra gerçekleştireceğimiz epidemiyolojik verilerle bu ortaya konacaktır. Özellikle 50 yaş üzeri ve kronik rahatsızlığı bulunan bireylerde oranın yüksek olması dikkatimizi çekti. Obezite olması, tansiyon hastalığının bulunması, eşlik eden akciğer rahatsızlığının olması ya da bağışık sistemini baskılayan birtakım ilaçların kullanılıyor olması. Bu grup hastalarda oranların biraz daha fazla seyrettiğini gördük. Ağırlıklı olarak da ölümcül vakaları, bu hastalık ya da olaylar sonrasında gözledik" dedi.

DÜNYA İLE KARŞILAŞTIRILDIĞINDA İYİYİZ

Prof. Dr. Yalçın, "Bir yılı aşkın süredir karşılaştığımız vakalar, ülkemiz açısından dünya ile karşılaştırdığımızda nispeten daha iyi olduğumuz yönünde. Ama daha da iyi olabilecek durumdayız. Çünkü pandemiler dünyayı ciddi şekilde etkileyen önemli olaylardır. Burada şunu vurgulamak gerekiyor, maske kullanmanın ciddi önleyici etkisi var. Tek maskenin, cerrahi maskenin yeterli olduğunu gördük, sonuçlar da bunu gösteriyor. Fiziki mesafeyi kollamak durumundayız. Bir de el hijyenine dikkat edersek daha az sıkıntıyla karşılaşıp bu olayı bertaraf edebiliriz diye düşünüyorum" dedi. DHA

Editör: Haber Merkezi