Tatile geldiği Antalya'da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) olduğu tespit edilince Ramazan Bayramı'nı hastanede geçirmek zorunda kalan kadın, kendisini hayata bağlayan sağlık çalışanlarından, yazdığı mektupla helallik istedi. Kütahya'da yaşayan 67 yaşındaki Emin ile 60 yaşındaki eşi Rabia Yazıkan, tatil için Antalya'daki yazlık evlerine geldi. Bir süre sonra Rabia Yazıkan ilk başta nezle sanarak önemsemediği rahatsızlığı ilerleyince hastaneye başvurdu. Akciğer tutulumu olan ve Kovid-19 testi pozitif çıkan Yazıkan'ın tedavisine bir süre evinde devam edildi. Rahatsızlığı ilerleyince ambulansla Kepez Devlet Hastanesine kaldırılan Yazıkan, nefes almakta güçlük çektiği ve değerleri kötüleştiği için Ramazan Bayramının ilk günü yoğun bakım servisine alındı. Burada tedavisi bir hafta süren Yazıkan'ın moralini yüksek tutmak için doktor ve hemşireler büyük çaba gösterdi, sürekli iletişim kurmaya çalıştı. Hastanın sıkılmaması için çok sevdiği gazete, bulmaca temin edildi, hemşirelerin yaptığı Türk kahvesi ikram edildi. Bir hafta da Kovid-19 servisinde tedavisine devam edilen Yazıkan, taburcu edildikten sonra kendisine gerek başarılı tedavileriyle gerekse güler yüzleriyle hayata bağlayan sağlık çalışanlarını unutmadı. Yazıkan, mektup yazdığı sağlık çalışanlarına, hediye göndererek helallik istedi. "Hastanenizde 15 gün boyunca çok iyi tedavi olduk. Yoğun bakımdaki her çalışanla tek tek helalleşmek isterdim ama olmadı. Allah sizin gibi hekimleri başımızdan eksik etmesin" sözlerinin yer aldığı mektubu okuyunca duygulanan sağlık çalışanları, Rabia Yazıkan ile telefonda görüntülü konuşarak, teşekkür etti. "Yoğun Bakımda Bile Hepsinin Yüzü Gülüyordu" Üç çocuk annesi Yazıkan, ilk başta önemsemediği rahatsızlığının zamanla çok ilerlemesinden dolayı zor günler geçirdiğini söyledi. Sağlık durumunun her geçen gün daha da ağırlaştığını aktaran Yazıkan, "Oradaki hizmeti hiçbir özel hastanede görmedim. Allah razı olsun, bana çok iyi baktılar. Yoğun bakımda bile hepsinin yüzü gülüyordu. Tedavileri, yemekleri, temizliği beş yıldızlı bir otel konforunda." dedi. Emin Yazıkan ise eşi yoğun bakıma alındıktan sonra acil servisin önünde beklerken Kepez Devlet Hastanesi Başhekimi Ramazan Gürkan'ın yanına gelerek moral verdiğini, bayramda dahi yalnız bırakılmadıklarını dile getirdi. "Hasta Geldiğinde Durumu Çok Kötüydü" Kepez Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesi Sorumlusu Dr. Ayça Gümüş, Kovid-19 servisinde 1,5 yıldır ekip olarak canla başla çalıştıklarını ifade etti. Yoğun bakıma alınan Yazıkan'a yüksek oksijen tedavisi uygulandığını anlatan Gümüş, şunları kaydetti: "Rabia teyzeye sanki akrabamızmış gibi yaklaştık. Bize mektup göndermiş, mutlu olduk. Bize en güzel hediye, hastaların iyileşerek hastaneden çıkmasıdır. İlk geldiğinde akciğerlerinde yaygın tutulum vardı, durumu çok kötüydü. Hastanın toparlanmasına çok sevindik. Yoğun bakımdan çıkan hastaların çoğu genelde bizi hatırlamaz. Ama Rabia teyze bizi unutmamış, tüylerim diken diken oldu. Çok şaşırdım." Kovid-19 servisi hemşirelerinden Yonca Pakkan, durumu ağır olan her hasta için üzüldüklerini, hepsini hayata bağlamak için mücadele ettiklerini söyledi. Hastaların tıbbi tedavi kadar morale de ihtiyacı olduğunu vurgulayan Pakkan, "Hastayla olabildiğince iletişimde oluyoruz. Yakınlarının da aklı burada kalmasın diye bilgi veriyoruz. Rabia teyzenin Türk kahvesi talebi olmuştu. Biz de kahve yapıp, ikram ettik." dedi. "Bizi De Duygulandırdı" Sağlık çalışanı Serdar Kaya, yoğun bakıma gelince tedirgin olan kadının sakin olması için moral verdiklerini, zamanla "Bulmaca çözmeyi çok sevdiğini" söyleyince yardımcı olduklarını belirtti. Hastanın entübe edilmediğini ancak durumunun ağırlaştığını vurglayan Kaya, "Nefes alamıyordu, onun için yoğun bakımda uzun süre kaldı. Bazen çıkmak istediğini söylüyordu ama biz iyileşmeden göndermek istemedik. Sağlıklı şekilde taburcu ettik. Bize mektup ve hediye göndermiş. Teşekkür ediyoruz, bizim için motive edici bir durum. Mektupta duygularını ifade ediyor, helallik istiyor. Bizi de duygulandırdı. Hakkımız tamamıyla helal olsun ki bu bizim görevimiz." ifadesini kullandı. AA