Utandım…

Öğrenmemiz gereken ilk dil -ve beklide tek dil- tatlı dil iken bugün şu noktada şeytanın uzattığı dili sahipleniyorlar kimileri.

Genellemek güç şu kargaşanın, kaosun içinde ama kimileri fırsat bu fırsat deyip çözdüler yılanlaşmış dillerini. Yorum yapılırdı ya doğruyla- yanlışın, güzel olanla çirkin olanın, özgürlükle mahpusluğun karıştığı bir ortam için ‘sonun hayır getirmesi' adına güzel dilekler dilemekten başka çare gözükmüyor. Çare merhemi elinde olanların bir an evvel yaraya sürmeleri de icab ediyor. Bu konu çok su götüredursun ben ayarsız dilimize hizmet eden elimizin yazdığı bir cümle üzerinden tedirginliğimi, kızgınlığımı, kırgınlığımı açık etmek istiyorum.

Malum gösteriler Serik'te de ulu Çınarımızın altında yapıldı. Legal olan eylem sesini duyurdu. Doğru olan da buydu.

Bir pankart, on sekizine varmamış birinin ellerinde. Kendi mi yazdı da taşıdı, taşı dediler de okumadan mı eline aldı; “3. Köprünün adını Emine koy da tüm Türkiye üstünden geçsin”

Ne acı. Bir bayan olarak neresinden tutarsanız tutun, utandım. Haklı eylemlerini batırmak böyle bir şey sanırım. Hiçbir dinde, hiçbir insani toplumda kadınların namusu üzerinden gidilmez. Bir anlık, bir oyun, bir kurgu olsun isterseniz. Kayıtsız mı sanıyoruz ellerimizle çizdiklerimizi. Savaşta düşman tarafta bir kadın, bir çocuk ölümüne şiddetle ihtar yapan sultanımızın takipçileri bizlere yakışıyor mu. Uslubunca, edebinle haykırmak varken haksızlık saydıklarına bir ‘kadın' üzerinden gitmek kolayına mı gidiyor, yoksa…

Yazık ki eliyle diliyle düzeltemeyenlerde hatanın ortakları. ‘Ama karşıdaki de suçlu' serzenişi yapılan haksızlığın meşruluğunu göstermez. “Ama o daha beterini söylüyor” klasikliği, karşı koyduğuna inandırıcılığını zedelemekten öteye gitmiyor. Dillerin akordu fena bozuldu. Israrla düzeltmemeye özel çaba sarfediyoruz. Bir oyun olan futbol müsabakalarında bile dilde başlayan şiddet sahaya, oradan tüm sahalara. Sosyal paylaşım sitelerinde yazılanlar dudak uçuklatıcı. Silinir, kaybolur zannındakiler; 10 yıl sonra üzerine başka müsabakalar görür de, kaydolmuş küfürlerin silindiğini göremezler. Büyük hak'sızlık. Hele hele bir bayanın iffeti.

Ne acayip; annesi bacısı olanlar kendilerine yapılan küfürde aslan kesilirken, başka birinin annesine bacısına ‘dil uzatmaktan' çekinmiyorlar.

Diller aslına rucu etmeli. Kayıtlar önümüze geldiğinde utanılacak sözlerden, özellikle hak ihlalinden uzak durulmalı. Ben utandım. Bana değil, kime söylenirse söylensin ve bu söylemi bir erkeğin taşımasından UTANDIM.