ANTALYA'daki seralarda üretilip, dalı 6-7 sente ihraç edilen kesme çiçekler, Avrupa'nın 83 ülkesine gönderiliyor. Sektör, 2020'nin tüm olumsuzluklarına rağmen yılı, 110 milyon dolar döviz getirisiyle kapattı. Turizmin olduğu kadar örtü altı üretimin de başkenti Antalya, kesme çiçek sektöründe adından söz ettiriyor. Her yıl milyonlarca dal çiçek, Antalya'dan hem TIR'larla hem de kargo uçaklarla dünyanın çiçek merkezi Hollanda ile İngiltere, Almanya, Ukrayna, Romanya başta olmak üzere 83 ülkeye gönderiliyor. Önceki yıllarda Rusya'ya çiçek gönderen kesme çiçek üreticileri, bu pazarı son 5 yıldır kaybetse de Avrupa ve Balkan ülkelerinin çiçek tedarikçisi olmayı sürdürüyor. Antalya'dan özellikle karanfil, gerbera ihraç edilirken, bu yıl tüm dünyayı etkisine alan koronavirüs salgını nedeniyle 2020 yılı için hedeflenen 125 milyon dolar yakalanamadı. 110 MİLYON DOLAR DÖVİZ Ancak İspanya ve İtalya'daki çiçek üreticilerinin pandemi nedeniyle üretim yapamaması ve Türkiye'den çiçek ithal etmeleri, sektörün salgını krizini fırsata çevirmesini sağladı. Orta Anadolu Süs Bitkileri ve Kesme Çiçek İhracatçı Birliği(OAİB) Başkanı İsmail Yılmaz, yıl sonu itibarıyla geçen yılki rakamı yakaladıklarını, 110 milyon dolar dövizin ekonomiye kazandırıldığını söyledi. 'KAPILAR TAMAMEN KAPANIRSA BİR ANDA ZARAR EDERİZ' Seradaki bir dal kesme çiçeğin ortalama 6-7 sente ihraç edildiğini aktaran Yılmaz, sektörde 120 bin işçi istihdam edildiğini kaydetti. Koronavirüsteki kinci dalgayla birlikte İngiltere ve Fransa başta olmak üzere Avrupa ülkelerinin kapılarını kapatmasının sektörü olumsuz etkilediğini kaydeden İsmail Yılmaz, "Bu durum bizi endişelendiriyor. Kapıların kapanması sektörün negatife gideceği yönünde endişe etmemize sebep oluyor. Kapılar tamamen kapanırsa sektör bir anda 110 milyon dolar zarar eder" dedi. İç pazarda kesme çiçeklerin değerlendirilmediğini belirten Yılmaz, "Bu ürünleri ihracattan çekip iç pazara sunma şansımız hiç yok. İhracatta en büyük kalemimiz kesme çiçekler. Salon süs bitkileri, peyzaj bitkileri de ihraç ediliyor. Renk olarak ülkelerin önemli günlerine göre renkler değişiyor. Kırmızı, mor, pembe, beyaz isteniyor. En çok kırmızı tercih ediliyor. Özel günlerde fiyatlar 11-12 sentlere çıkabiliyor. Türkiye'de iç piyasada genelde gül üzerinden talep görüyor" diye konuştu. Başkan Yılmaz, sektörün desteklenmesi gerektiğini ve kamu bankalarına kredi borçlarının en az 1 yıl faizsiz ertelenmesi gerektiğini söyledi. 'ÇİÇEK HALA LÜKS VE GEREKSİZ HARCAMA OLARAK GÖRÜLÜYOR' Süs Bitkileri ve İhracatçıları Derneği Başkanı Harun Yeter, çiçek sektörünün faaliyet alanında bulunan 52 bin dönüm arazinin 10 bin dönümünde kesme çiçek sektörünün üretim yaptığını söyledi. 42 bin dönümlük alanda genelde süs bitkileri ve dış-iç mekan çiçeklerinin yetiştirildiğini, 120 binin üzerinde çalışanın istihdam edildiğini ifade etti. Türkiye'de çiçek kültürünün hala oluşmadığını aktaran Yeter, Türkiye'de çiçek hala lüks ve gereksiz bir harcama kalemi olarak görünüyor. Bir dal gülün seradan çıkışı 1, 1.5 lira arasında değişiyor. Gülün nereden alındığının da fiyata etkisi büyük" dedi. Yeter, sektöre düşük faizli uzun vadeli kredilerin verilerek desteklenmesinin gerektiğini söyledi. DHA