TÜRKİYE İstatistik Kurumu (TÜİK) Ocak ayı enflasyon
oranlarını değerlendiren Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Ali
Bahar, enerji indirimleriyle başlayan sürecin devam ettirilerek, girdi
fiyatlarında mutlak bir düşüşün hedeflenmesi gerektiğine dikkat çekti. 2023
Ocak ayı enflasyonu beklentilerin üzerine çıkarak bir önceki aya göre TÜFE'de
yüzde 6,65, Yİ-ÜFE'de yüzde 4,15 olarak açıklandığını kaydeden Başkan Bahar,
yıllık enflasyonun ise tüketici fiyatlarında yüzde 57,68, yurt içi üretici
fiyatlarında yüzde 86,46 olduğunu bildirdi.
EN YÜKSEK AYLIK ARTIŞ SAĞLIK GRUBUNDA
Harcama grupları itibariyle en yüksek aylık artışın yüzde
18,35 ile sağlık, yüzde 12,73 ile lokanta ve oteller, yüzde 11,19 ile alkollü
içecekler ve tütün gruplarında gerçekleştiğini söyleyen Başkan Bahar, "En
az artış gösteren grup ise yüzde 1,53 ile giyim ve ayakkabı olmuştur. Yıllık
bazda en yüksek artışların yüzde 77,22 ile sağlık, yüzde 75,13 ile lokanta ve
oteller, yüzde 71,00 ile gıda ve alkolsüz içecekler gruplarında gerçekleştiği
görülmüştür. Ocak ayında en yüksek artış yüzde 70,61 ile diğer hizmetler
alanında ortaya çıkarken bunu yüzde 27,46 ile temel hastane hizmetleri ve yüzde
25,17 ile bira izlemiştir. En fazla düşüş ise yüzde 6,55 ile şehir gazı ve
doğalgaz, bunu yüzde 4,64 ile çocuk giyim ve yüzde 3,03 ile patateste
gerçekleşmiştir" dedi.
GIDA GRUBUNDA YILLIK ARTIŞ YÜZDE 71
TÜİK verilerine göre enflasyon gıdada yüzde 71, konut
grubunda yüzde 56,24, eğitimde yüzde 41,70, giyimde yüzde 24,24 düzeyinde
gerçekleştiğine dikkat çeken ATSO Başkanı Bahar, “Yİ-ÜFE ise 2023 yılı Ocak
ayında bir önceki aya göre yüzde 4,15 artış gösterirken, yıllık yüzde 86,46
olmuştur. ÜFE'de aylık en yüksek artış yüzde 20,42 ile içecekler, yüzde 15,37
ile kömür gibi ürünlerde gerçekleşmiştir. Yıllık ÜFE artışı enerjide halen
yüzde 237, içeceklerde yüzde 144, ecza ürünlerinde yüzde 138, gıdada yüzde 100
düzeyinde kalırken enerji fiyatlarında indirimler, demir-çelik ve tekstil gibi
girdilerde küresel fiyat düşüşleri sayesinde ÜFE artışında yavaşlama ortaya
çıkmıştır" şeklinde konuştu
YILLIK ENFLASYON BAZ ETKİSİ İLE GERİLEMEYE DEVAM EDİYOR
Enflasyon baz etkisine bağlı olarak gerilemeye devam etmekle
birlikte yıllık ortalamalarla ölçülen cari hız olarak TÜFE'de yüzde 60-70,
ÜFE'de yüzde 120 bandında devam ettiğini ifade eden Bahar, "Döviz kurunda
son altı aydaki yatay seyir ve küresel enerji ve emtia fiyatları düşüşü
enflasyon hızının yavaşlamasına katkı yapmaktadır. Buna rağmen TÜFE'de aylık
artış beklentileri aşmış, dünyada yıllık enflasyon olarak görülen yüzde 6,6
gibi bir oran bizde aylık bazda gerçekleşmiştir. Bu anlamda geçen yıla göre
görülen yavaşlamaya rağmen enflasyonda halen makul düzeylere gelmiş olmadığımız
ortadadır" dedi.
GELİR-YAŞAM MALİYETİ MAKASININ KAPANMAMA RİSKİ VAR
Enflasyon ve hayat pahalılığıyla mücadele gıda, eğitim,
barınma gibi orta ve alt gelir grubunda daha yoğun hissedilen temel alanlarda
acil meselemiz olmaya devam ettiğini söyleyen Başkan Bahar, "Öte yandan
yüksek enflasyonun yol açtığı pahalılık ve gelir-yaşam maliyeti düzeyi
makasının, enflasyonun hız kesmesine rağmen kapanmama riski de göz önünde
tutulması gereken bir gerçektir. Bunun için enerji indirimleriyle başlayan
süreci devam ettirmeli enflasyonu düşürmenin ötesinde temel girdi fiyatlarında
mutlak bir düşüşü hedeflemeliyiz."
ENFLASYONDA KALICI DÜŞÜŞ DÖVİZ KURUNUN SEYRİNE BAĞLI
"Önümüzdeki aylarda baz etkisine bağlı yavaşlama devam
edecek, ancak enflasyonda kalıcı düşüş döviz kuru seyrine bağlı kalacaktır.
Halen cari açığın durumu ve döviz işlemlerindeki kısıtlamalar nedeniyle
piyasada döviz kuru beklentilerinin enflasyonun düşmesine yardımcı olmadığına
dikkat etmeliyiz. Bu sıkıntının aşılmasına yönelik olarak reel sektör
firmalarının döviz ihtiyaçlarının karşılanması ve beklentilerin iyileşmesi
yönünde önlemlere ihtiyaç olduğu görülmektedir" ifadelerini kullandı.(DHA)